6 Aralık 2010 Pazartesi

sahanda yumurtaa

İçimdekileri dışa vurma vakti gelmişti..bundan sonra vakit buldukça ki eminim çok vakte ihtiyacım olcak (biraz gevezeyimdir ) bol bol yazıcam. saat şu anda gece 1.48 kulağımda çok tatlı bir müzik ( amy mcdonald - this is life ) hasta başımaa tıkır tıkır tıkır sesleri eşliğinde aslında egomu tatmin ediyorum.ben buraya yazmışım okuyan okumuş ne farkederki die düşünürken gece yastığıma kafamı koyduğumda uyuyana kadar geçen sürede düşündüğüm şeyleri birilerinin daha bilmesi gerekiyomuş hissine kapılıyorum.evet evet kesin birileri daha bilmeli yoksa okadarr şeyleri boş boş düşünmem kime ne fayda sağlıcakki? blog yazmaya nasıl başlanır aslında hiç bi fikrim yok bugune kadar sadece 1 kişinin blog'unu takip ediyorum zaten ondanda pek bişey öğreniceğimi zannetmiyorum yazma konusunda.ama biraz kendimden bahsetmeliyim galiba.. adım dostoyev 18 yaşındayım işsiz güçsüz okulu olmayan boş gezenin boş kalfası statüsünde görünen bir vatandaşım.dostlarıma çok düşkünümdür benim için ilk planda hep arkadaşlarım gelir bugune kadar bu yuzden çok üzüldüm ama huylu huyundan vazgeçemez işte..bu yuzden ismim dostoyev.ne ilginçtir ki yazar olan Dostoyevski ile her hangi bir alakam yoktur.

           Liseyi geçen sene bitirdim.eğitim ve öğretim hayatım boyunca sadece sınavdan önce 1 saat ders çalışmış öyle yada böyle sınıfları geçip öss ye kadar tıngır mıngır gelmiştim.tabi çalışmayınca bi bok olmuyomuş bunu ne zaman anladım? cevap: sınav sonuçları geldiğindee.. ailem üzerine düşen her şeyi yapmıştı 3 sene falan dershneye gitmiştim fakat sadece gidip karı kız kesip makara yapınca dershaneninde bi numarası kalmıyor.bir gün oturdum düşündüm 4 -5 sene sonra sadece tek başına kalcaksın olum dostoyev aklını başına devşir ve tabi düşüncelere böyle bi güzell evlilikti askerliktii lüks yaşamdı çoluk çocuktu derken bi sürü hayaller silsilesine dalmıştım.çevremdeki herkes öğüt vermekle meşguldu tabi sınavı kazanamadığımı duyanlar 'ben demiştim bu çocuktan bişi olmaz paso gezsin tozsun' muhabbetine girmeye başlamıştı bile buda beni acaip sıkıyordu.uzun bi süre kaçtım herkesten bi işe girdim çalıştım kafamı dinledim derken tekrar sınava girmeye kadar verdim.ağustosun başı dedinmi kendimi attım dershaneden içeriii.bu sefer farklı bi olay vardı özel dershaneydi ve toplam 12 kişiydik.allahım günler geçmiyor.kantine oturup gelip geçen hakkında yorum yapıp bu tenefüs bu kıza diğer tenefüs o kıza yazdığımız günler çok ama çok geride kalmıştı...

       Bu günlük biraz özet geçtim zaten sık sık bişiler anlatırım heralde geveze bi adamım hasta olmasam sabaha kadar konuşurdum kesin..nasıl olsa dostoyev artık buralarda..şimdilik iyi geceeler ((:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder